AÇILDI PERDELER; HAİNLER SAHNEDE..

11 Eylül 2001 tarihinden 14 yıl sonra tarih yine tekerrür ediyor..

Tarih; 7 Ocak 2015

Açılıyor  yine Perdeler..

Tiyatro sahnesine bakıyorsunuz;  

Sahne aynı sahne.

Oyunculara bakıyorsunuz;

Her zaman olduğu gibi Ortadoğu'lu siyonist uşağı  maşalar.

Yönetmene bakıyorsunuz;

İsrail ve MOSSAD

Filmin adına bakıyorsunuz;

Bu defa ekleme var; İslam ve Müslüman düşmanlığı üzerinden hedef Türkiye..

Eklenen kelime çok açık; TÜRKİYE

Makalemizin hemen başında şunu açıkça belirtmek istiyorum.

Bilesiniz ki; Dünya'da hiç bir Mezkur örgüt tek başına hareket etmez.

Her zaman arkalarında ki güç ve o hain eller tarafından yönlendirilirler.

Son günlerde Fransa'da yaşanan olayları çözümlemek için çok uzak tarihlere gitmeye gerek yoktur.

2001 yılında Amerika'da ki uçak saldırılarından önce batıda İslam düşmanlığı herhangi bir zemine dayandırılmaksızın sürdürülmeye çalışılıyordu.

Müslümanlar üzerindeki baskı ve saldırılar münferit olarak nitelendirilip üzeri kapatılıyordu.

11 Eylül 2001 de yaşananların ardından İslam düşmanlığı , ABD'nin politik ve kültürel operasyonları ile dalga dalga bütün batıda yayılmaya başladı.

Elbetteki bunun en büyük tuzu biberi Taliban'ın o tarihlerde Afganistan ve Pakistan yaptığı saldırılar oldu.

Bugün eğer terör birileri ile bağdaştırılacak ise 20. asrın başından buyana başta terörist İsrail olmak üzere siyonist ve emperyalist güçlerin Afrika'da, Ortadoğu'da, Uzakdoğu'da, Balkanlar'da ve Kafkaslarda kısacası Müslümanın olduğu bütün coğrafyalarda insanlık tarihinin en büyük katliamlarını ve kıyımlarını yapan kanlı elleri ile bağdaştırılabilir.

Daha 20 yıl önce Bosna'da yapılan katliamın sıcak izleri halen belirgin bir şekilde ortadır.

ABD'nin 11 Eylül saldırılarını bahane ederek Irak'ta yaptığı katliamın izleri sıcaklığını halen korumaktadır.

1948 'den beri Yahudi İsrail Filistin ve Gazze'de Müslüman katliamını rutin olarak sürdürmekte katliam tarihi olarak da İslamın Mübarek ayları seçilmekte özellikle Ramazan ayında dahada şiddetli bir şekilde sürdürülmektedir.

Son bir kaç yıldır siyonist uşağı Eset Suriye'de 200 bin insanı katletti, etmeye de devam ediyor.

Çin Doğu Türkistan bölgesinde yüzlerce Türk ve Müslüman kardeşimizi katletti, katletmeye de devam ediyor.

Siyonist ve Emperyalistler Afganistan'da yıllardır katliam yapmaya devam ediyorlar.

Son bir iki yıldır kendi elleriniz ile var ettiğiniz havadan ve karadan silah ile beslediğiniz IŞİD denen terör örgütü İslam ve Müslüman katliamı yapmaya devam ediyor.

Terörün kiminle bağdaştığı bu kadar açık bir şekilde ortadadır.

İşin en acı tarafı da siz Batılılar ve siz ABD'liler bu katliamları yaparken sözde Müslümanların size maşa olmalarıdır.

Siz batılıların bütün bu Coğrafyalarda şimdi tek bir amacınız var.

Oda yeni bir Dünya haritası belirlemektir.

Çünkü siz batılılar kafanıza göre Dünya haritasını yenilemeye alışkınsınız.

Siz kafanıza göre haritalar çizer ve bunu uygulamaya koyarsınız.

Siz istediğiniz gibi sınırlar belirler vesayetinizi bu sınırlar içerisinde uygularsınız.

Vesayetinizi sizin için çalışmaları karşılığında o ülke insanlarının başına getirdiğiniz emir kullarınız tarafından bizzat uygulamaya koyarsınız.

İşte bu noktada sizin ayaklarınıza dolaşan;

 ''Dünya 5'ten büyüktür,'' diye avazı çıktığı kadar bağıran bir Türkiye'nin var olmasıdır.

Haksızlıklar karşısında susmayan bir Türkiye'nin var olmasıdır.

''İsrail terörist bir devlettir.''Diye yüzünüze haykıran bir Türkiye'nin var olmasıdır.

Ekonomik olarak güçlü bir Türkiye'nin var olmasıdır.

Dünyada gündemi belirlenen değil, Gündem belirleyen bir Türkiye'nin var olmasıdır.

Bütün İslam Coğrafyasına, bütün Mazlumlara kol kanat geren bir Türkiye'nin var olmasıdır.

Mekke'ye, Medine'ye, Kudüs'e, Bosna'ya' Bakü'ye, Bağdat'a, Şam'a sahip çıkan bir Türkiye'nin var olmasıdır.

Kısacası size değil. Rabbine boyun eğen bir Türk Milletinin var olması sizlerin ayaklarınıza değil boğazınıza dolaşıyor.

Bunu hazmedemiyor.

Yutkunuyor, ama yutamıyor boğuluyorsunuz.

Bu yüzden de oyun üstüne oyun, tezgah üstüne tezgah, operasyon üstüne operasyon buda yetmiyor.

Kendi halkınıza kıyıyor.

Kıyarken de Allahuekber nidası attırıp.

Suçu da İslam'a ve  Müslümanlara atıyorsunuz.

Bunu üzerinden de güçlü Türkiye'yi ve İslam'ı terörle yan yana gösterme gayretindesiniz.

Ama yemezler.

Şimdi bu son oyununuzu bahane edip onlarca Müslümanın canını yakacaksınız.

Çünkü siz Kandan beslenen Kene gibisiniz.

İnşallah..

Kan üzerine yazdığınız bu son filminiz olur..

Unutmayın ki; Allah'ın Veli kulları olduğu gibi, Allah, Resul ve Kuran için yürekleri bedenlerine sığmayan Deli kulları da vardır.

Ama o deliler sizin deli ettiğiniz bu üç, beş soytarı gibi değildirler.