27 Kasım 2024
  • Erzurum-7°C
  • İstanbul7°C
  • Ankara-3°C

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ 2016-2017 AKADEMİK YILI AÇILIŞ TÖRENİ BAŞBAKAN YARDIMCISI VE HÜKÜMET SÖZCÜSÜ PROF. DR. NUMAN KURTULMUŞ’UN KATILIMIYLA GERÇEKLEŞTİ

60. yılını kutlayan Atatürk Üniversitesi, 2016 - 2017 Akademik Yılı Açılış Törenini, sabah saatlerinde kampüs içerisinde bulunan Atatürk Anıtı’na çelenk sunumuyla başlattı.

Atatürk Üniversitesi 2016-2017 Akademik Yılı Açılış Töreni Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un Katılımıyla Gerçekleşti

27 Ekim 2016 Perşembe 21:14

Çelenk sunumuna Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Rektör yardımcıları, genel sekreter, genel sekreter yardımcıları, fakülte dekanları, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Başbakan Yardımcısı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un da katıldığı 2016 - 2017 Akademik Yılı Açılış Töreni ise öğle saatlerinde Kültür Merkezi 15 Temmuz Milli İrade Salonu’nda gerçekleşti.

Törene Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un yanı sıra Erzurum Valisi Seyfettin Azizoğlu, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Şeref Malkoç, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Erzurum milletvekilleri, rektörler, belediye başkanları, akademisyenler, kurum ve kuruluş temsilcileri ile öğrenciler katıldı.

Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi Korosu’nun İstiklal Marşı ve Üniversite Marşını seslendirmesiyle başlayan tören, Atatürk Üniversitesi Öğretim Üyeleri Hagigat Muharremova ve Yılmaz Kahyaoğlu’nun müzik dinletisiyle devam etti.

15 Temmuz Darbe Girişimi ile ilgili hazırlanan sinevizyon gösteriminin ardından, törenin açılış konuşmaları kısmında ilk konuşmayı öğrenciler adına Tıp Fakültesi Öğrencisi Fatma Gülsüm Karakaş yaptı.

“Kurumsal kimliğini ve saygınlığını en üst düzeye taşıyabilmek ulusal ve yerel düzeyde tüm paydaşlarla değer üretmek, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin 2023 ve daha uzak gelecekteki hedeflerine ulaşmasına katkıda bulunmak ilkeleri ile 59 yılı geride bırakan Üniversitemizin altmışıncı yaşını hep birlikte idrak etmenin gurur ve sevincini yaşadıklarını belirten Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, “Yürüttüğü bilimsel çalışmaların yanı sıra yetiştirdiği nitelikli öğrenci ve akademisyenlerle geleceğin biçimlenmesinde büyük pay sahibi olan ve 16. Rektörü olarak birlikte yönetmek onurunu yaşadığı Atatürk Üniversitesinin 2016-2017 Akademik Yılı Açılış Törenine hoş geldiniz ”dedi.

Rektörlük sorumluluğuyla katıldığı bu ilk akademik açılış töreninde, birlikte olmaktan büyük bir heyecan ve mutluluk duyduğunu da söyleyen Çomaklı, yeni akademik yılın yeni bilgiler, yeni tecrübeler ve yeni projeler getirmesi temennilerinde bulundu. Bu eğitim-öğretim yılında geleceği temsil eden gençlere en iyi imkânları sunmak, en yeni bilgileri aktarmak ve onların projelerine destek olmak için büyük gayret göstereceklerine de vurgu yaparak, bu yeni dönemde zamanın getirdiği gelişmelere uygun olarak AR-GE faaliyetlerinin ve inovasyon imkânlarının geliştirilmesi, üniversite-sanayi iş birliğinin artırılması, e-dönüşüm toplumla bütünleşme, fizikî alt yapının yenilenmesi, akademik ve idarî personelin yaşam şartlarının yükseltilmesi gibi hedeflere ulaşmaya çalışacaklarını söyledi.

İnanıyoruz ki milletimizin ve devletimizin kararlılığı ile bu zor zamanları atlatacak, hedeflerimize ulaşacağız

Ülkemizin zor günlerden geçerek parlak bir geleceğe doğru hızla yol aldığını hatırlatan Çomaklı “İnanıyoruz ki milletimizin ve devletimizin kararlılığı ile bu zor zamanları atlatacak hedeflerimize ulaşacağız. Üniversitemiz güncel taleplere cevap vermeye çalışırken aynı zamanda ülkemizin kazanımlarına ve geleceğine sahip çıkma konusunda da üzerine düşen görev ve sorumlulukları yerine getirecek daima devletinin ve milletinin yanında olacaktır. Bu bağlamda güvenlik güçlerimizin yurt içinde ve yurt dışında hain terör odaklarıyla yaptığı mücadeleyi sonuna kadar destekliyor ülkemizin geleceği açısından hayati önem taşıyan Fırat Kalkanı ve Musul Operasyonlarını son derece yerinde ve gerekli buluyoruz. Devletimizin bekasını ilgilendiren bu mücadelenin başarıyla sonuçlanacağına şüphemiz yoktur” diye konuştu.

Varlığımızı devam ettirebilmek için öz değerlerimizi çağın geçerli yöntem ve teknikleriyle yeniden işleyecek çalışmaları üretmeliyiz

Üniversitelerin gerçekleştirdikleri ileri düzeydeki araştırmalar ve küresel ölçekli eğitim faaliyetleri ile topluma liderlik eden kurumlar olduğuna da dikkat çeken Rektör Çomaklı sözlerini şöyle sürdürdü: “Yalnızca öğretimle yetinmeyip bireyin önüne yeni ufuklar açan evrensel kurumlar olan üniversiteler ülkelerin değişen şartlara uyum sağlayarak geleceğe yönelmelerinde belirleyici rol üstlenirler. Toplumsal değişimler üniversitelerin yenileşmelerini de beraberinde getirmiştir. Bu noktada küreselleşme hem fırsatlar taşıyan hem de riskleri olan bir süreç olarak karşımızda durmaktadır. Bu süreçte varlığımızı devam ettirebilmek için öz değerlerimizi çağın geçerli yöntem ve teknikleriyle yeniden işleyecek çalışmaları üretmeliyiz.

Çomaklı, 3. Nesil Üniversite vizyonuna işaret ederek şunları kaydetti: “İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra üniversiteler bilim için bilim yapma anlayışından uzaklaştılar ve toplumsal sorunların çözümünden kendilerini sorumlu görmeye başladılar. Küreselleşme ve uluslararası rekabetin hız kazandığı bu süreçte gelişen üniversite-sanayi iş birliği faaliyetleri girişimci üniversitelerin oluşumuna öncülük etti. Bilgi ekonomisinin üniversite anlayışında üniversiteler girişimciliğe daha fazla önem vermeye kadrolarını buna göre oluşturmaya ve araştırma sonuçlarını ticarileştirmeye başladı. Biz de bu gelişmelere uygun olarak üniversite-sanayi iş birliğine süreklilik kazandırmayı üniversitemizde yapılacak araştırmaları bölge sanayiinin problemlerine cevap verecek şekilde yoğunlaştırmayı üniversitenin sanayiyi sanayinin de üniversiteyi daha yakından tanımasına imkân sağlamayı hedefliyoruz.

“Fetö/Pdy ve Pkk Gibi İhanet Odaklarının Tehlikelerinden Öğrencilerimizi Korumak En Başta Gelen Görev ve Sorumluluklarımızdan Biri Olacaktır

İçinden geçmekte olduğumuz bu hassas dönemde üzerinde durması gereken önemli bir husus da öğrencilerimizi millî bilinçle donatmaktır diyen Prof. Dr. Ömer Çomaklı, öğrenci ve velilere seslenerek sözlerini şöyle tamamladı: “Fetö/pdy ve pkkgibi ihanet odaklarının tehlikelerinden öğrencilerimizi korumak en başta gelen görev ve sorumluluklarımızdan biri olacaktır.

Atatürk Üniversitesi bu yıl da başarılı öğrenciler tarafından öncelikle tercih edilen üniversitelerden biri olmuştur. Bundan gurur duyuyoruz. İnsan sermayemizi oluşturan sizlerin teknolojinin ve küreselleşmenin dinamiklerini kendi değerlerimiz ile harmanlayarak ülkemizi çağın ihtiyaçlarına göre yeniden inşa edeceğinize inancımız tamdır. Atatürk Üniversitesi kimliğinizi onur duyarak taşıyacağınıza inanıyor, güzel ülkemizin aydınlık yarınlarını gerçekleştirecek olan sizlere başarılı sağlıklı bir akademik yıl diliyorum.

Yeni Türkiye Geçmişin Büyük Rüyalarını Gerçekleştirebileceğini Her Vesileyle İspat Etmektedir

Üzerlerine titrediğiniz emek verdiğiniz zorluklarla yetiştirdiğiniz gözbebekleriniz olan evlatlarınızı yaşam mücadelesinin içine başarılı olacaklarını umut ederek uğurlamanın vakti geldi. Evlatlarınız emin ellerde. Çocuklarımızın geleceğini el birliğiyle kuracak onların başarılarını gururla izleyeceğiz.

Yeni Türkiye geçmişin büyük rüyalarını gerçekleştirebileceğini her vesileyle ispat etmektedir. Bu kutlu ilerleyişin önünde hiçbir güç duramayacak hiçbir haince plan ve organizasyon bizi millî hedeflerimizden alıkoyamayacaktır. Biz Atatürk Üniversitesi olarak üzerimize düşen sorumluluğun bilincindeyiz. Sözlerime son verirken başta Cumhuriyetimiz kurucusu Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere ebediyete intikal etmiş bütün devlet büyüklerimizi ve aziz şehitlerimizi bir kez daha saygı ve minnetle anıyorum. Umutlarımız eksilmesin yolumuz hep aydınlık ve açık olsun. Hepinizi en içten sevgi ve saygılarımla selamlıyor ülkemize refah ve huzur Üniversitemize başarılı ve mutlu bir akademik yıl diliyorum.”

Erzurum milletvekilleri adına bir konuşma yapan milletvekili Orhan Deligöz, Atatürk Üniversitesi’nin öğrencisi, mezunu ve mensubu olmaktan gurur duyduğunu söyledi. Türkiye’de üniversiteler kuran üniversite unvanını alan tek üniversitenin Atatürk Üniversitesi olduğunu söyleyen Deligöz şöyle konuştu: “Atatürk Üniversitesi, Ağrı, Ardahan, Erzincan, Iğdır, Van gibi en az 20 üniversitenin kuruculuğunu yapmış bir üniversite. Bu durum akademik personelinin zenginliğini, araştırmacılığını, gösteren bir yapıdır. Öğrencileri sadece bilimsel olarak değil, hayata da hazırlayan bir kurum. Şehrimizde iki üniversitemiz var. İnşallah önümüzdeki yıllarda 3. bir özel üniversite kurma çalışmamız da var. Üniversitemizin bizzat temel atma törenine katılan merhum Başbakanımız Adnan Menderes’i rahmetle yâd ediyorum. Adnan Menderes’e 1960 darbesinden önce Erzurum’da hemşerilik beratı verilmişti. Ancak darbeden sonra bu berat geri alındı. Şimdi belediyemizden bu hemşerilik beratının tekrar verilmesini bekliyoruz. Sevgili gençler; Siz kendinizi ne kadar iyi yetiştirirseniz bu ülke de ekonomisiyle, askeri ve beşeri gücüyle dünyanın en güçlü ülkelerinden biri olacaktır” ifadelerini kullandı.

Atatürk Üniversitesi ve Erzurum Valiliği arasında uyumlu ve verimli çalışmalar olduğunu söyleyen Vali Seyfettin Azizoğlu, Atatürk Üniversitesi’nde ne geçmişte ne de şimdi terör veya asayiş olayları gibi istenmeyen durumlar yaşanmamıştır. İşte bu yüzden evlatlarını Erzurum’a gönderen anne babaların içi rahat olsun. Onların evlatları bizim evlatlarımız. Biz onları Türkiye’nin geleceği olarak hazırlıyoruz. Atatürk Üniversitesi, ülkemizin ve yakın coğrafyamızın kalkınmasına bir dinamik olacaktır” dedi.

2016 – 2017 eğitim-öğretim yılının, Atatürk Üniversitesi ve Erzurum için hayırlı olmasını ve öğretim gören gençlerin kişisel birikimlerini artırmalarına vesile olmasını temenni eden Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, çok sayıda ilim irfan sahibi, dünyaya ışık saçacak gençlerin, Atatürk Üniversitesi çatısından yetişeceğini söyledi.

Kurtulmuş konuşmasında: “İçinden geçtiğimiz bu dönemde yaşadığımız olaylar ne anlama geliyor, büyük resmi görmemize yarayacak bazı noktaların üzerinde durmanın yararlı olacağı kanaatindeyim”

Dünya 5’ten Büyüktür Derken Sadece Milli Hislerle Bunu Söylemiyor, Bir Gerçeğin Altını Çiziyoruz

“Dünyanın dört bir yanında Türkiye’yi etkileyen terör çetelerinin varlığını biliyoruz. 15 Temmuz gecesi ve o geceye Türkiye’yi getiren yıllardır hazırlık yapan FETÖ var. Dünyanın dört bir yanında çatışmalar var. Özellikle bu coğrafyayı etkileyen, siyaseti derinden ilgilendiren, dünya ekonomisini, bölge ekonomisini, dinamitlerini köklü bir şekilde değişime zorlayan onlarca farklı olay var. Bunların her birisini ele aldığımız zaman ne oluyor da bu olaylar gerçekleşiyor sorusunu cevaplamamız mümkün değil. Ortadoğu coğrafyasında büyük Osmanlı zemininde param parça edilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika coğrafyasında, buna Balkanları Kafkasları da ekmeyerek söylüyorum ki, neyin olup bittiğini anlamak için büyük resmi görmek zorundayız”

“Yeni bir paylaşım dönemine girildiği aşikârdır. Dünya 5’ten büyüktür derken sadece milli hislerle bunu söylemiyor, bir gerçeğin altını çiziyoruz. Dünya, artık İkinci Dünya Savaşı’nın galiplerinin olduğu dönemde ve şartlarında değil. Köprünün altından çok sular aktı. Şu an ki dünya sistemi, sadece 5 ülkenin sözünün geçtiği, 195 ülkenin ise yönetilebilir bir şekildeki dünya sistemi değildir”

“Bu aziz Türk milleti, 3 milyon Suriyeli’yi alıp onlara ev sahipliği yaparken gık çıkarmıyor, en ufak mırın kırın etmiyor. Avrupa ülkelerine birkaç bin mülteci gittiği zaman 'Yandık, bitti, öldük' diyerek feryat, figan ediyorlar. 'Gelin, mülteciler sorununu çözelim' dendiği zaman, 'Siz çözmeye devam edin, biz size destek olalım.' diyorlar. Sorunu sadece sınıra koyacakları dikenli tellerle, oluşturacakları birtakım duvarlarla engelleyebileceklerini zannediyorlar. Dünyadaki bu küresel adaletsizlik devam ettiği, Ortadoğu'da halklar demokratik süreçlere katılamadığı, ekonomik pastadan pay alamadığı sürece, işgaller, askeri müdahaleler devam ettiği sürece, değil sınırlarınıza çelikten duvarlar örmeyi, gök kubbenizin üstüne çilekten kubbeler yapsanız, yine de mülteci sorununu önleyemezsiniz”

Erzurum, Feto Gibi Vatan Hainlerinin Değil, Kazım Karabekir Gibi Vatanseverlerin, Nene Hatun Gibi İnançlı Anaların Memleketidir

“Çanakkale Meydan Harbi'nde uçaklardan o bombayı atanların arkasındaki irade neyse 15 Temmuz gecesi TBMM'yi bombalayanların arkasındaki irade aynı iradedir, birbirinden hiçbir farkı yoktur. Feto, bir de FETÖ var. Fethullah dememek için Feto diyorum çünkü Allah'ın ismi bu adamın isminde geçmesin. Örgüt başı Feto maalesef Erzurum'un hemşerisi, Erzurumlular sakın ha yüzünüz yere eğilmesin. Onun hemşeriniz olmasından dolayı en ufak utanç duymayın. Erzurum, Feto gibi vatan hainlerinin değil, Kazım Karabekir gibi vatanseverlerin memleketidir. Erzurum, Nene Hatun gibi inançlı anaların memleketidir. Erzurum, bunlar gibi ruhları 3-5 kuruşa satılmış adamların değil, Murat Elliklerin, Yakup Sürücülerin, Edip Zenginlerin ve Oğuzhan Yaşarların memleketidir, sizin memleketinizdir. Feto'nun ihaneti aklınıza geldiği zaman tabyalara bakın ve dedelerinizin yazdığı destanları hatırlayın”

Erzurum Atatürk Üniversitesi Ne Kadar Güçlüyse Türkiye’de O Kadar Güçlü Olacaktır

Bir kez daha yeni eğitim-öğretim yılımızın hayırlı olmasını temenni ediyorum. Bu üniversiteden dünya çapında çok sayıda bilim adamının çıkacağına yürekten inanıyorum. Atatürk Üniversitesi’nin bütünüyle gençlerin yanında ve arkasında olduğunu unutmayalım. Erzurum Atatürk Üniversitesi ne kadar güçlüyse Türkiye’de o kadar güçlü olacaktır” dedi.

Konuşmaların ardından Kurtulmuş ve Çomaklı, 15 Temmuz'da şehit olan Erzurumlu Murat Ellik, Yakup Sürücü Edip Zengin ve Oğuzhan Yaşar'ın ailelerine plaket verdi.

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Şeref Malkoç ve Halk Bankası Genel Müdürü Ali Fuat Taşkesenlioğlu ise üniversitede eğitim gördükleri bölümleri birincilikle kazanan öğrencilere hediyelerini verdi.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.