DADAŞLAR DEMOKRASİ NÖBETİNDE MEYDANLARA SIĞMIYOR

Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan’ı, Yakutiye Kent Meydanı’nda kurulan dev ekranlarda izleyen Erzurumlular, Cumhurbaşkanımızın verdiği birlik mesajlarını büyük bir ilgiyle takip etti. Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Demokrasi ve İstiklal Nöbeti’nin 6. Günü’nde halka hitaben yaptığı konuşmada, 31 Mart Vakası’ndan bahsederek, 107 yıl önce de vatan hainlerinin emperyalistlerle hareket ettiğini ifade etti. Başkan Sekmen, “Milli mücadelenin mihenk taşı kahraman Erzurum, darbe girişimi karşısında milli iradeye gösterdiğin sadakat, sevgi ve ferasetle milletimizin onur ve gururu oldu” dedi. Sekmen, şöyle devam etti: “İlk günden bu ana kadar demokrasiye sahip çıkan Dadaşlar, Kurtuluş Savaşı’nda, Erzurum Kongresi’nde, milli mücadelede, Osmanlı Rus Harbi’nde düşmana geçit vermeyerek destan yazmıştı. İşte bugün de o şanlı ecdadın torunları yeni bir diriliş göstererek Demokrasi Destanı’nı aziz kanlarıyla tarihe yazdı. Bakınız ecdadımız hep der ya. ‘Tarih tekerrürden ibarettir’ diye. Hakikaten de öyle. Bundan tam 107 yıl önce 31 Mart Vakası’nda İttihat ve Terakkiciler, ordu ile birlikte yönetime el koyarak, Sultan 2. Abdülhamit Han’ı tahttan indirmişlerdi. O dönem hainler gizli servislerle işbirliği yapıyordu, bugün de iç ve dış mihrakların kuklası olan terörist başı vatan haini FETÖ, Pensilvanya’dan ülkemizdeki işbirlikçileri ile yönetime el koymaya teşebbüs etti. Ama kundaktaki bebeğini bırakarak cepheye koşan Nene Hatun’un, Alvarlı Efe Hazretleri’nin, Osmanlı’nın torunları, bu alçak girişime asla geçit vermedi.”

“79 MİLYON MİLLİ İRADE İÇİN TEK SES TEK NEFES OLDU”

Başkan Mehmet Sekmen, demokrasi nöbetleriyle ilgili olarak “79 milyon milli irade için tek ses tek nefes oldu” diye konuştu. Sekmen, sözlerini şöyle sürdürdü: “İstiklal ve hürriyet şehri Erzurum, milli şuurla yine şan ve şerefine layık bir şekilde 15 Temmuz gecesinden bugüne kadar tüm dosta ve düşmana örnek bir demokrasi dersi verdi. Sadece şehrimizde değil 79 milyon tek ses, tek yürek olarak sokaklarda milli irade ve Başkomutanına sahip çıktı. İşte eli öpülesi annelerimizin hafızalarından hiç silinmeyen öğüdüyle demokrasi nöbeti tuttuk sokak, cadde ve hudutlarda. Aramızda en kıymetli olanlar şüheda mertebesine erişti.

Ne diyordu Nene Hatunlar, evlatlarına;  ‘Haydi yavrum, seni bugün için doğurdum / Hamurunu yiğitlik duygusuyla yoğurdum / Git evlâdım, yıllarca ben oğulsuz kalayım / Şu yaralı bağrıma kara taşlar çalayım! / Haydi oğlum, haydi git; ya gazi ol, ya şehit!’ İşte bu milli ruhla 15 Temmuz gecesi şehit oldu vatan evlatları… O gece ne top, ne tüfek, ne de tank durdurabildi bizi. Çünkü Malazgirt’te, Çanakkale’de ve Aziziye’de de bize zaferi kazandıran göğsümüzdeki iman ve inançtı. Tıpkı 97 yıl önce gerçekleşen Erzurum Kongresi’nde alınan kararda olduğu gibi vatan hainlere karşı tankın önüne yatan, namlunun önüne siper olan yiğidim şunu söyledi: ‘Vatan bir bütündür parçalanamaz. Milli iradeyi hâkim kılmak esastır.’  Şimdi bugün bu meydanda Reisimizin de her fırsatta ifade ettiği gibi her zaman şöyle diyeceğiz. ‘La tahzen innallahe meana’ Tasalanmayacağız, üzülmeyeceğiz, ye’se kapılmayacağız çünkü Allah bizimle beraber. Allah sevgili peygamberinin ümmetinin yanında…” Bu arada meydanlara toplanan Erzurumlular demokrasi nöbetinde seher vakti teheccüd namazı kıldı, okunan 25 bin Fetih Suresi ve hatimlerin duasına katılarak, şehitlerin aziz ruhlarını yâd etti.