EĞİTİMCİ YAZAR AHMET GÖKHAN YAZICI'NIN KALEMİNDEN
Allah Aşkına İstifa Edin!..
14 Mart 2016 Pazartesi 11:43
Fotoğraftan dolayı taraftarlarının öfkeyle karışık işgillenmesini duyar gibiyim fakat bizce olması gereken bu:
Şöyle ki:
Gerek iktidarın dibe vurmuş, iflas etmiş ve etrafımızı ateş çemberine çevirmiş dış politika tutarsızlıklarının.!
Terörle mücadeleyi yapboz tahtasına çevirip uygulamada ki basiretsizlik ve yetersizliklerinin kısmende ihanetlerinin.!
Ekonomi ve milli eğitimdeki bir toplumun siklet merkezi ve yaşam kaynağı politikalarındaki affedilmez hayati hatalarının.!
Ülke içinde çeşitli tehtid kutupları oluşturarak çatıştır ,kontrol et ve yok et stretejisi ile ülkeye sosyal ve ekonumik maliyetlerinin
Ve yine İktidarı ve muhalefeti ile kullandıkları dil,uslup,tutum ve davranışla millete sirayet eden kutuplaşma,ayrışma, ötekileşme ve bölünme müsebbipliklerini sadece başlıca ön plana çıkan hayati sebep olarak gösterebiliriz.
Lakin;
Ankarada'ki son lanet terör olayı akabinde, alışıla gelmiş lanetleme ve kınama söylev ve demeçleriyle süslü; Rutine bağlanmış tepkilerin eşliğinde sıradanlığın seren camı görsel ve yazılı medyayı izlemekten,
Ruhlarını ve kalemlerini satmış köşe yazarı ve stüdyo kaşarlarını dinlemekten tamda kına gelmişken sınırlandırılan sanal ve sosyal paylaşım sitelerine bir de göz atayım dedim.
Sınırlandırılmasından dolayı yavaşlamadan kaynaklansa da sosyal paylaşım sitelerindeki yer yer ön plana çıkan tepki,öfke, reaksiyonlar aslında halimizi ve ahvalimizi üsteki fotoğrafın vebal ve sorumluluklarını resmediyordu.
Birbiri için ölmeyi başarabilen bu necip millet, liderlerinin perspektifinden birbirini yemeyi, yermeyi ve bölmeyi maazallah pekte güzel başarıyordu.
Başkada alternatifleri yoktu ki, bir mahkumiyet ve mecburiyetin anatomisinin millet sülüetine sirayet etmesinin tezahüründen başka bir şey değildi.
San ki katliamın gerçekleştiği son üç noktada ölenlerin, şehit düşenlerin san ki hepsi, Türkmüş, sanki hepsi Kürtmüş, sanki hepsi AKP liymiş, sanki hepsi MHP’li CHP’liymiş gibi ;
Herkez kendi ekseninden, tarafından, düşüncesinden, zihniyetinden , tavır ve reaksiyonlar geliştiriyor, suçu ve suçluyu bir yerlere, havale ediyor en kederli gününde YASINDA bile bir olmayı başaramıyordu.
Kusura bakmayın da bu tablonun müsebbibi sizlersiniz üstteki fotoğrafta ki BEYFENDİLER.!
ALLAH cc şahittir ki o parçalanmış bedenlerin her zerresinin hesabı sizden çok ağır sorulacak, o parçalanmış kollar, bacaklar mahşerde boynunuzdan asılacak,
Günün sonunun yorgunluğu ile sıcak yuvasına ulaşmaya çalışırken otobüste,takside ve durakta parçalanmayı bekleyen sizlere güvenmenin ve oy vermenin dışında hiç bir alternatifleri olmayan.
O zavallıların kanlı elleri, ukbada yakanıza yapışacak, oluk oluk akan kanları tepenizden boşalacak, anasına, babasına, hanımına,kocasına,evladına hasretle açık giden gözlerinden akan yaşlarnnda boğulacaksınız.!
Çok şükür ki Ölüm var.! Çok Şükür ki Mahşer var.! Çok Şükür ki hesap günü var.!
Ve adaleti şaşmaz o hesap gününde, mahşerde bu vebal ve sorumluluklarınızla dirilecek ve haşır olacaksınız evelallah.!
Böldünüz bu milleti, inanç ve değerlerine ipotek koyup kutuplaştırdınız, ayrıştırdınız, birbiriniz arasındaki şahsi ve siyasi menfaat ve çıkar çatışmalarına, fikri ve inanci sapkınlıklarınıza alet edip,
Kardeşi-kardeşe, babayı-oğula, anneyi-kıza, kadını-kocasına, türkü-kürde, sünniyi-aleviye, herkezi vesaire unsurlara böldünüz, kutuplaştırdınız, ayrıştırdınız
Belki de size nüfseden iradenin biçtiği rol gereği ,belkide haçı boynundan çıkmamış misyonerliğinizin gereği, belkide irade ve basiretten uzak kullanılmışlığınızın gereği bu ülkenin günümüze haiz hali ve ahvalinin müsebbibisiniz ve hesabını vermelisiniz.!
Bilmem farkındamısınız ama bu millet sizlerin şahsiyeti ve sülüeti etrafında yeterince kutuplaştı, birbirini potansiyel suçlu görme noktasına çoktan ulaştı.
Kiminiz hak dini şahsi ve siyasi sermayeye dönüştürüp kutuplaştırma ve kaplaştırma ile alternatifsizliğe ulaştınız ve çoğunluğa tahakküm ettiniz.!
Muhalefetleri ile karşınızda etkisiz kalmaya görevli şahsiyetlerin en kritik dönemecinizde bile ekmeğinize yağ sürmesi ile yüzde ellileri aşsanızda alternatifsizlikten sizlere mahkum ve mecbur olan oy verenlerin bile vicdanında mahkum ve sorumlusunuz bunu ilerde anlayacaksınız.
Alınlarınız secdededir, dilerinizdede tekbir, Onlar için ne kible kabedir, nede ALLAH cc bir.!
Aslında ruhların şeytana satmışlardır, işledikleri günahların karşılığı, kimi için, makam, kimi için, para, kimi için şöhret vesairedir.
Dün almış oldukları islami öğretiyi , bu gün islami vesayet anlayışına dönüştürebilen dini bir otoritelerdir.
Yürekleri yakan ve heyecanlandıran gözleri nemlendiren her sözleri ilah-i hüküm değerindedir, Kutsanmışlardır.!
Dünyalıkla, arpalıkla asla işleri olmazdı, dünyevi sermayeye dönüştürmeden uhrevi ikballeri İslamdı,
Evangelizmin islami versiyonlarıdır aslında, yaratıcıya en yakın onlardır, her hakediş onlara ait olmalıdır ve herşey, herkes yaratıcıya yakın olmak için onlara tabi olmalıdır.!
Kiminiz milliyetçiliği, biyolojik meteryalizmle karıştırıp kendi labratuarında üretmeye çalıştığınız sığ ve statükocu zihniyeti bir millete mal etmeye çalışıp
Milleti ötekileştirmenin kamplaştırmanın,kutuplaştırmanın ötesine geçemeden ayrıştırdınız ve yerinizde saydınız.
Sırf koltukta daha fazla oturmak için bırakın milleti kutuplaştırmayı, kendi hareketinizi ve insanlarınızı bile böldünüz, ötekileştirdiniz,tecrid ettiniz,
Belkide mahkeme koridorlarında bile davalı ve davacı kutbuna mahkum edip ihanetle nitelendirdiğiniz iktidarın karşısında hep çaresizliğe sürüklediniz.
Kiminiz Atatürk'ü,laikliği, devrim ve inkılapları sermaye ettiniz bu kamuflajlar etrafında yıllarca milletin inanç ve değerlerine savaş açıp bu inanç ve değerlerin bazı dini ve siyasi guruplar tarafından sermaye edilmesine davetiye çıkardınız ve millet vicdanında her dem mahkum oldunuz.!
Fakat tatmin olmadınız.! Fakat iştahlarınız çok kabarık iflah olmadınız.!
Belki sizleri koruyan,kollayan onlarca korumanız var, ulaşılmazsınız, korunaklısınız size ve efradınızı güven altına alabilecek hertürlü imkanınız var.
Ve bir dünyevi bedel ödemekten belkide çok uzaksınız.! Peki hesap günü sizleri kim koruyacak.!
Tabanda sizlerin bedellerini bu millet misli ile ödüyor ya mahşerde sizlerin bedellerini kim ödüyecek.
Unutmayınız ki hırsızlıklarını,ihanetlerini, basiretsizliklerini meşrulaştırdığınız bakanlarınız, başkanlarınız,vekilleriniz, oğul,eş dost ve akrabalarınız mahşerde sizleri tanımayacak, dünyevi vebabal ve sorumluluklarına sizleri adres gösterip köşe bucak kaçmaya çalışacak,
Divanınızda ahlaksızlığı makamları ile özdeşleştirenlerin hesabını önkuzular,özmenler, kılıçkıranlar yakanıza yapışarak soracak,
Ne ülkeye, ne millete nede dava arkadaşlarınıza zerre olmayan katma değerinizin bedelini imamoğulları misli ile alacak.
Ve ah ve veballerini üstlendiğiniz her can sizi kendi elleri ile ateşe sürükleyecek.
Velhasıl Anadolu çoğrafyasının bir tufanın eşiğine geldiği bu dönemeçte bu milletin, Türkü ile-Kürdü ile, Alevisi- Sünnisi ile, vesaire her unsuru ile birlik ve beraberlikten başka hiçbir alternatifi yoktur. Bu milletin birlik ve beraberliğinin önündeki engellerde maalesef sizlersiniz.
Bu milletin bölünmesine şahsi ve siyasi ihtiras, çıkar ego ,menfaat veya misyonları ile sebep olan, söylev ve demeçleri ile, aksiyon ve eylemleri ile alet olan her canlı bu vebalden kurtulamayacak
Belki alternatifsizlikten dünyevi bedel ödemekten bu gün kurtulsalar da uhrevi bedeli misli ile ödeyeceklerdir inşaallah.
Gerek ülkenin normalleşmesi, gerek milletin dahili ve harici tehlikeler karşısında yek vücud olabilmesi, gerek siyasetin normalleşip ülkenin ve milletin önünün açılması için
Gelin yeterince vebalini üstlendiğiniz bu millet için son bir iylik yapın.!
Bu necip milletin birlik ve beraberliği adına : ONURLUCA İSTİFA EDİN.!
Unutmayınız ki mezarlıklar kendisini vazgeçilmez zannedenler ile doludur.!
Siz bu milletin vazgeçilmezi değil, mahkumiyeti ve mecburiyetisiniz.!
Bu millet siz olmadan da tarih de olduğu gibi bir çok badireyi millet olabildiği ve birlikte nefes alabildiği müddetçeatlatmış ve başarmıştır.!
Ve zerresi olamayacağınız tarihe şamil birçok şahsiyet bile hak vaki olup öldükten sonra bu millet kendi kaderini tayin edebilmiştir.
Aziz Müslüman Türk Milleti size asla mahkum ve mecbur değildir.
Zülcelal-I Velikramda Nurunu Tamamlayacaktır. Vesselam.
selam-saygı-dua
Ahmet Gökhan Yazıcı
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Erzurum Olay
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.