ERZURUM BAROSU’NDAN BAŞÖRTÜSÜ DESTEĞİ…
Esat Bindesen
Geçtiğimiz hafta Erzurum Barosu’nda kahvaltılı basın toplantısı vardı.
Baro Başkanı Av. Faruk Terzioğlu gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
İlk madde Danıştay’ın aldığı başörtülü bayan avukatların başörtüsü ile davalara girebilme kararıydı.
Terzioğlu çok net konuştu.
‘Bu kararı destekliyoruz’ dedi.
Sözlerinin devamı ise gerçekten çok anlamlıydı:
‘Bu iş aslında parlamentoda çözüme kavuşturulabilecek bir meseledir. Ama ne hikmetse siyasilerimiz bu işin üzerine çok ciddi gitmiyorlar. Biz başörtü meselesine bir rejim meselesi olarak bakmıyoruz. Bu bir inanç, temel ve hak özgürlüğüdür. Türbanın rejime başkaldırının sembolü olduğuna inanmıyoruz ’
Doğru görüş,
Doğru tespit…
İnsanların dini inançlarına yasak koymak bence abesle iştigaldir.
Erzurum Barosunun bu manadaki Danıştay kararına destek vermesi de bir başka güzelliğin adıdır bence.
*
Yüce Allah örtünmeyi emretmiştir.
Bu işin sağı solu,
Aşağısı yukarısı yoktur.
Emir açıktır.
‘Örtününüz’
*
Örtünmenin rejimle alakası yoktur.
Bazı art niyetli kişilerin bunu istismar gibi hevesleri olacaktır mutlaka.
Olmadı mı?
Oldu.
Sakala, örtünmeye şekiller çizildi,
Modaya bile uyduruldu.
Bazı fraksiyonların işareti olarak bile ima edildi.
Amaç,
İnsanları fesata düşürmek,
Ayrımcılık oluşturmak,
Ülkeye rahat bir nefes aldırtmamak.
Bugüne kadar Türkiye böyle bir fesatın, ayrımcılığın içerisinde oldu.
Başörtüsü, kapanmak, namaz, niyaz gibi söylemlerle rejim elden gidiyor naralarına neden bile oldu.
Halbuki kapanmak kimin emri
Yüce Mevla’nın…
Yaradan’ın.
*
Birde yasak saldırgana heves verir ya,
Aynen öylede oldu.
Anlamsız,
Manasız,
Gerekçesiz yasaklar her zaman saldırgana heves vermiştir.
Siz bir gerçeği yasaklarla falan engellemeye kalkarsanız saldırganınız, istismarcınız çok olur.
Danıştay bu gerçeği gördü ve o yasağı ortadan kaldırdı.
Ötesi zorbalıktı zaten,
Devlet eliyle örtünen birinin kafasındaki eşarbı almaktı.
Bu tür uygulamaları ne din, ne de demokrasi kabul eder.
*
Av. Terzioğlu sadece başörtüsüyle kalmadı.
Kitabın ortası diyorlar ya,
İşte aynen öyle açıklamalarına devam etti.
Yeni Anayasa konusunda da konuştu Av. Terzioğlu.
Geniş tabanlı bir katılımla anayasa ele alınmalıdır.
‘Ben yaptım oldu’ anlayışı ile atılacak adımların zararlı olabilirin altını çizdi Av. Terzioğlu,
“Hükümet sözcüleri, sayın Başbakan bu konuda açıklamalar yapıyor. Uzlaşma olmazsa biz bildiğimiz yaparız bu anlayışı yadırgadığımızı da açıkça ifade etmek istiyorum. Yeseniz de bu yemeseniz de bu mantığıyla hareket edilemez. Böylesine önemli bir konuda her hal ve şartlarda uzlaşmaya zaruret vardır. Siyasi iktidar çoğunluğuna dayanarak ben yaptım olduğu mantığıyla hareket etmek kabul edilemez” diye de konuştu Sayın Terzioğlu.
Gerçekten haklı…
Ben yok, biz olmalı.
Çoğunluk olmalı.
Geniş tabanlı bir katılımla yeni anayasa yapılmalı.
Ülkenin ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalı.
Türkiye bundan böyle bir kaos ortamını kaldıramaz.
*
Erzurum Barosu’nun son günlerde ki atılımları taktire şayan.
Çoğu konuyu basın vasıtasıyla kamuoyu ile paylaşması sanıyorum avukatlık mesleğinin de ana teması.
Barolar şehirlerdeki güçlü örgütlerdir.
Sessiz ve içine kapanık bir baro çok şey ifade etmez.
Kendini yenileyebilen,
Şehir ve ülke meseleleri konusunda ortaya fikir koyabilen,
Konuşan,
Taraflı olmayan,
Doğruları işaret eden,
Kamuoyu oluşturabilen örgüt olmalı.
Hakkını yememek lazım.
Av. Faruk Terzioğlu’da bu işi iyi yapıyor.
İşin hakkını veriyor gerçekten.
Koşuyor, koşturuyor,
Ve kişileri ayırt etmeksizin herkesin de yarımında oluyor….
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Erzurum Olay
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.