23 Kasım 2024
  • Erzurum8°C
  • İstanbul5°C
  • Ankara8°C

ERZURUM’DA “EVDE DİYALİZ” BİLİNCİ ARTIYOR

Fresenius Medical Care Türkiye organizasyonuyla ‘Evde Diyaliz Tedavileri Toplantısı’ Erzurum’da gerçekleşti.

Erzurum’da “Evde Diyaliz” bilinci artıyor

30 Kasım 2016 Çarşamba 10:48

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Ok’un ana konuşmacı olarak yer aldığı toplantıda nefroloji alanında kaydedilen ilerlemeler değerlendirildi.

Ülkemizin tıp alanında kaydettiği ilerlemelerin “Nefroloji” özelinde ele alındığı Evde Diyaliz Tedavileri Toplantısı kapsamında; böbrek yetmezliği ve tedavisinde en güncel yöntem olan ‘Ev Hemodiyalizi’ konusu konuşuldu. Diyalizin uygulama biçimleri olan periton diyalizi ve hemodiyalizin yanı sıra Evde Hemodiyaliz tedavisine dair kapsamlı bir sunum gerçekleştirildi.

Toplantının ev sahibi konuşmacısı olan Ege Üniversitesi Nefroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Ok, “Organ bağışı konusunda toplumda önyaryargıların bulunması hastaların nakil bekleme süresinin uzamasına neden oluyor. Bu süre zarfında da alternatif tedavi yöntemleri önem kazanıyor ve ‘Ev Hemodiyalizi’ günümüzün en iyi sonuç veren tedavi yöntemi olarak karşımıza çıkıyor. Sağlığı üzerinde daha fazla söz sahibi olmak, aktif sosyal ve iş yaşamını sürdürmek, ailesi ve sevdikleriyle daha fazla vakit geçirmek isteyen herkes Ev Hemodiyalizi tedavisini bir seçenek olarak düşünmelidir” dedi. 

Diyaliz Süresinin Uzatılması Neden Daha İyi?

Ok, “Kadavradan yapılan böbrek nakline eşdeğer yaşam süresi ve kalitesi sağlayan Evde Hemodiyaliz tedavisi, hastaya kendi tedavi planını yapabilme imkanı sunuyor. Ayrıca kişiye özel kullanım sayesinde hijyen açısından daha olumlu sonuçlar elde ediliyor” diye konuştu.

Ev Hemodiyalizi sırasında sürenin uzun tutulmasının hastaya sağladığı avantajlara değinen Prof. Dr. Ercan Ok sözlerini şu şekilde devam ettirdi:

“Böbreklerimiz 24 saat çalıştığından dolayı diyaliz süresinin uzaması, normal böbrek fonksiyonlarına daha çok benziyor. Daha uzun süreli diyaliz ile çok sayıda diyaliz hastasının kullanmak zorunda kaldığı tansiyon ya da kan ilaçları kullanımına ihtiyaç kalmadığı gibi yapılan diyetlerde de ciddi kısıtlamalara gerek kalmıyor. Hastanın diyaliz süresi günde 4 saat yerine 8 saate yayıldığında; diyaliz sırasında çoğu hastada rastlanılan tansiyon düşmesi ve kramp gibi sorunlar nerdeyse tamamen ortadan kalkıyor. Ayrıca hastanın kalp fonksiyonlarında iyileşme, yaşam süresinde ve kalitesinde artma görülüyor” dedi.

Ev Hemodiyalizi hakkında

Evde Hemodiyaliz tıpkı organ nakli gibi hastaların yeni bir hayata başladığı bir diyaliz tedavisi türü. Tüm dünyada ve ülkemizde uygulanıyor.

Şöyle ki; normal hemodiyaliz için hastalar haftada en az üç gün diyaliz merkezine gitmek zorunda. Kan temizliği gündüz yapıldığı için de hayattan tamamen kopuyorlar. Çünkü klinikte diyalizde günde en az 4 saat makineye bağlı kalıyorlar. Kliniğe gidip gelme ve diyaliz sonrası yorgunluğu ile birlikte tüm gün tedavi ile geçiyor. Kısacası hastalar hayattan, iş yaşamından ve sosyal yaşamdan tamamen kopuyorlar. 

Evde Hemodiyaliz ise hastaları tamamen yaşama döndürüyor. Hastalar evlerinde ve en az 8 saat diyaliz görüyorlar. Gece uyurken bunu rahatlıkla yapabiliyorlar. Bunun için 2 ay eğitim görüyorlar ve makine tertibatı ücretsiz olarak evlerine kuruluyor. Evde diyaliz yapan hastaların uzun süreli kan temizliği yapıldığı için de ek ilaç kullanmalarına gerek kalmıyor.

Klinikte 4’er saatlik haftada üç gün, ayda 12 seans yani toplamda 48 saat diyaliz tedavisi görenlerin (Dünyada uygulanan standart diyaliz tedavisidir) ömür ortalamaları 7 yıl.

Evde hemodiyalizde ise 8’er saatlik 12 seans yani ayda 96 saat diyaliz alan bir hastanın ise diyalize başladıktan sonra bahsi geçen ömür süresi 3-4 kat uzuyor. Hastalar evde geceleyin diyaliz yaptıkları için de normal yaşama dönebiliyorlar. Mesleğine geri dönen, doğum yapan (normal diyaliz hastaları için hayaldir) yüzme şampiyonu olan, aşçılık yapan, MEB’te öğretmenlik yapan hastalar var.

Hastaların ömür süresi uzarken devlete maliyelerini de 3’te bire düşürüyor.

Şuan mevcut ev hemodiyalizi hastası sayısı 300’ün üzerinde. Devlet hem hastaların yaşam koşullarının iyileşmesi hem normal yaşama dönerek üretime katılmaları hem de tedavi giderlerinin devlete olan yükünün azalması için bu sistemi yaygınlaştırmak istiyor.  

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.