HOPİKOĞLU, ERZURUMLULARIN PAYINA HEP NEDENSE MANEVİYAT DÜŞÜYOR
Türk ekonomi devi Çalık Holding’in CEO’su Hopikoğlu, Erzurum’un kalkınmasının yol haritasını çizdi.
19 Mart 2017 Pazar 18:28
Hopikoğlu, “Ülkenin zor zamanlarında hep en önde göğsünü siper eden Erzurumluların payına maddiyattan ziyade hep nedense maneviyat düşüyor. Biz bundan hem çok gurur duyuyoruz, hemde burukluk yaşıyoruz. Acaba bizler bu maneviyat değerlerimizin okşanmasıyla, milli duyguları körükleyen konuşmalarla oyalanıp, işin parasal kısmını Kayseri, Malatya, Denizli gibi başka şehirlere mi kaptırıyoruz? Çünkü Erzurum Türkiye’nin iki üç tane özgül ağırlığı ve son sözü olan şehir durumundadır. Ama şu da bir gerçek ki, Erzurum ekonomik anlamda malesef kan kaybediyor. Erzurum bir zamanlar çevresindeki en az 15 tane komşu şehrin cazibe merkeziydi, bugün çok gerilerde kalmış durumdadır.
Çalık Holding’e bağlı Gap İnşaat Yatırım ve Dış Tic. A.Ş.'de Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı, aynı zamanda Erzurumlular Eğitim Kültür ve Yardımlaşma Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi olan Abiş Hopikoğlu ile İstanbul Uluslararası Finans Merkezi sınırları içerisinde, Ataşehir’de inşa edilen Metropol İstanbul’daki çalışma ofisinde güzel bir söyleşi yaptık. Erzurum ekonomisinin kalkınması ve gelişmesi için acilen gerekli olan yatırım önceliklerini sıraladı ve Erzurum adına Ankara’da siyaset yapanların daha cesur adımlar atmaları gerektiğini ifade etti.
Erzurumluların payına hep nedense maneviyat düşüyor
Hopikoğlu, “Ülkenin zor zamanlarında hep en önde göğsünü siper eden Erzurumluların payına maddiyattan ziyade hep nedense maneviyat düşüyor. Biz bundan hem çok gurur duyuyoruz, hemde burukluk yaşıyoruz. Acaba bizler bu maneviyat değerlerimizin okşanmasıyla, milli duyguları körükleyen konuşmalarla oyalanıp, işin parasal kısmını Kayseri, Malatya, Denizli gibi başka şehirlere mi kaptırıyoruz? Çünkü Erzurum Türkiye’nin iki üç tane özgül ağırlığı ve son sözü olan şehir durumundadır. Ama şu da bir gerçek ki, Erzurum ekonomik anlamda malesef kan kaybediyor. Erzurum bir zamanlar çevresindeki en az 15 tane komşu şehrin cazibe merkeziydi, bugün çok gerilerde kalmış durumdadır.
Yıllardır Erzurum’un nüfusu 400 – 500 bin civarında seyrederken, çevredeki diğer şehirlerin nüfus sayısı 100 -200 binden 1 milyonlara kadar çıkmış, yatırım büyüklüğü ve gayri safi milli hasıla oranları en az beş kat büyümüştür.
Erzurum’lu politikacılar daha cesur olmalılar
Örnek olarak 1980 yıllarında Erzurum’a karşı Malatya’yı baz aldığımızda, Erzurum büyüklükte, Malatya’nın bir buçuk katı iken, Malatya şu anda Erzurum’dan 4 kat daha ileri seviyeye gelmiştir. Şimdi bu realiteyle işe bakarsak bu işleri birkaç tatlı söz söylemekle kapatabilecek durumda değiliz. Onun için öncelikle Erzurum’un gelişmesi adına gerekli olan yatırımların ivedilikle hayata geçirilmesi için politikacılarımızın cesur adımlar atarak Erzurum’a pozitif ayırımcılık yapılmasını sağlamalılardır. Yatırımcı kazanacağı kar edeceği işe yatırım yapar, bu sebeple reel sonuç alabileceği şartlar sağlanmalıdır.
Bugün Çin’de dört milyon civarında fabrika ve dört buçuk trilyon dolar gerçek yatırım olmasının tek sebebi, iş adamı oraya giderken ne kadar kazançlı çıkacağını hesap eder. Dolayısıyla bu cazibe merkezleri, fiiliyatta iş adamlarına kazançlı karlı yatırımlar yapabileceklerine inanabilmeleri hedeflenmelidir.
Kuzey, Güney ve Doğu hattının merkezindeki Erzurum, serbest bölgeyle taçlanır.
Bölgenin kalkınmasının en önemli ayağı serbest bölgelerin oluşturulmasına bağlıdır. Özellikle Kars - Edirne hızlı tren güzergahı üzerinde kurulacak olan serbest bölgeleri hesaba kattığımızda Kuzey, Güney ve Doğu hattının merkezindeki Erzurum, böyle bir serbest bölgeyle taçlanır, cazip bir ticaret merkezi olur.
Bu yatırımlar sağlanırsa emin olunuzki, biz adamları kovsakta yatırımcı gelecek ve bölgeye yatırım yapacaklardır. Çünkü Almanya’daki bir fabrikanın Çin’e giderken bir kaygısı var, bütün üretim maliyetlerini hesaplarken, ulaşım maliyetini de en birincil hesaba katıyor. Erzurum ticaret hamlesi İran’a açılacak ve Orta Doğu’da şekillenecek yeni yol haritalarınıda dikkate aldığımızda, serbest bölgenin bu cazibe merkezinin önündeki en önemli yatırım unsuru ve tetikleyici unsur olacağını düşünüyorum.
Ama yatırımcıların hepsinin söylediği tek şey; “Evet varsayalımki biz dünya markalarını Erzurum’da üretiyoruz, Erzurum’da üretilen bir ürün tekrar başka bir gümrük sahasına İstanbul’a getirilecekse, Mersin’e götürülecekse, bu malı niye Erzurum’da üreteyim? Eğer bu cazibe merkezi olan Erzurum, gümrüksüz serbest bölge şartlarındaki vergi avantajlarını da kullanacağı caizp bir yer olursa, söylemin dışında pratikte de çok büyük karşılık bulacaktır. Bu noktada serbest bölge olayının cazibe merkeziyle oluşan atmosferle birleştirilerek çok önemli bir hale getirilmesi gerekiyor bu adımların atılmasını bekliyoruz” dedi.
Röportaj: Kenan Gülerci
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Erzurum Olay
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.