OSMANLI DEVLETİNİ KURANLAR, SULTANLAR ECDÂT; YA CUMHURİYETİ KURANLAR?

Osmanlı'ya hakaret edilmesi ne kadar hatalı ve yanlış ise, yıkılan bir imparatorluğun küllerinden yeniden doğan cumhuriyete hakaret de bir o kadar hatalıdır ve yanlıştır. Milli Mücadele'ye karşı çıkan, Ingiliz vesayetciliğini ve himayeciliğini isteyen, bağımsızlık ve özgürlük ateşini yakan Mustafa Kemal ve arkadaşlarına eşkıya diyen,  M. Kemal'in dört kez idam fermanını imzalayan ve Nutuk'ta geçen durum tespitini yansıtan ifadeleri okuyarak dönemin Osmanlı sultanını ve onun hükümetinin teslimiyetći politikalarını eleştirmek bütün bir Osmanlı'ya ve ecdâta hakaret olarak görülmemeli ve yapay bir genelleştirme yoluna gidilmemeli.

Şayet Osmanlı devletini kuranlar, sultanlar ecdât ise, ki öyledir. Cumhuriyeti kuranlar da bir sonraki ecdâdımız olarak görülmeli. Ecdât olarak yalnızca cumhuriyet öncesini görüp saygı duymak, ama Osmanlı sonrasında cumhuriyeti kuran ecdâdı görmezden gelerek her türlú pervasız saygısızlığı göstermek tarihimize kasıtlı değilse, kör veya şaşı bakmaktır. 

Cumhuriyet nev-zuhur bir devlet değil. Bir öncesi Osmanlı, Selçuklu, Karahanlı, Uygurlar, Göktürkler, Hunlar ve Sakalara kadar uzanan bir tarihsel çizgiye ve uzun bir geçmişe uzanır. Milli, çağdaş, üniter, laik ve modern temellere oturtulan ve aydınlık bir geleceğe yürüyen son ve değişmez devletimiz Cumhuriyet Türkiyesi olacaktır. Nokta.