30 Kasım 2024
  • Erzurum-20°C
  • İstanbul9°C
  • Ankara2°C

SABRİ TOPDAĞI YAZDI...

ERZURUMLU, ERZURUM’LA BİRLİKTE TEMİZ OLAMAZ MI?

Sabri Topdağı Yazdı...

02 Eylül 2015 Çarşamba 18:15

Kısa süreliğine de olsa Erzurum’dan ayrılıp, başka şehirleri görünce ister istemez güzel Erzurum’un, o pislik içindeki cadde ve sokaklarını hatırlıyorum.

Erzurum’un temiz olmaya hakkı yok mu?

Her ayrılışımda, şehrimizin insanına göre çevresine duyarlı, tutum ve davranışları ile çevresine ve diğer insanlara değer verdiği açıkça fark edilen insanları görünce; “Erzurum bunu hak etmiyor mu?” diye sormadan edemiyorum.

Özellikle de başka şehirlerde karşılaştığım bazı güzel davranışlar, Erzurum’un temizliği konusunda beni iyice karamsarlığa düşürüyordu birkaç hafta öncesine kadar.

Örneğin bundan birkaç yıl önce bir akşam Balıkesir Akçay’da yürürken, hemen önümde dört-beş yaşlarında bir çocuğun adeta asılırcasına babasını bir tarafa doğru çekmeye çalıştığını görmüştüm. Çocuk, elindeki çöpü çöp sepetine atmak için o tarafa gitmeye çalışıyor, kalabalık nedeniyle de babasının elini bırakmak istemiyordu. Çocuğun o kalabalıkta çöp sepetinin yanına kadar yanaşmayı ve elindeki küçücük bir çöpü yere atmadan, çöp sepetine atmayı başardığı bu davranışı karşısında; “Böyle çocuklardan ve böyle çocuk yetiştiren ana babalardan Erzurum’da da olsa keşke” diye geçirmiştim içimden.

Erzurum’u başkaları mı pisletiyor?

Bizim insanımızın bir eksikliği mi var?

“Temizlik imanın yarısıdır” demiyor muyuz?

Erzurum’la birlikte temiz olamaz mıyız?

Evlerimizi normalden daha temiz tutar; penceremize, camımıza, perdemize toz kondurmaz; yerleri defalarca siler, çocuklarımızı tertemiz giyindirmeden dışarı bırakmayız. Ama iş sokağımızın, caddemizin temizliğine gelince hiç üzerimize alınmayız. Arabamızın küllüğünü cadde ortasında boşaltmaktan, yediğimiz bir şeyin ambalajını, içtiğimiz sıgaranın izmaritini hiç tereddüt etmeden yere atmaktan, tiksindirmemek için yazamadığım pisliklerimizi etrafa saçmaktan hiç çekinmeyiz.

Az da olsa rastladığımız; belediye otobüsünde koltuğun üzerine çıkarak ayakkabıları ile basan çocuğuna hiç aldırmayan bir annemizin evine gidin bakın, tepeden tırnağa herşey pırıl pırıldır. Bu temizlik de yetmez; sokakta oynayan çocuğunu eve dönerken adeta dezenfekte ederek içeri alır, ama o otobüsün koltuğuna başkalarının da oturacağını düşünmez.

Kısaca insanımızın temizlik anlayışını kavrayabilmiş değilim. Bu nedenle de her geçen gün daha da ümitsizliğe kapılıyordum, ama iki çocuğu ile bir mağazanın vitrinine bakarken gördüğüm bir aile beni bu ümitsizliğimden kurtardı. 

Demek ki Erzurum’da da varmış, çevre temizliğine özen gösteren, çocuklarını çevre temizliği bilinciyle yetiştiren ana babalar.

Beni ümitsizlikten kurtaran bu olaya birkaç hafta önce şahit oldum.

Akşam üzeri arkadaşımı beklerken; 4-5 yaşlarında bir çocuk elinde bulunan kağıt parçasını yere attı. Babası hemen “Kızım yere çöp atılmaz” diyerek müdahale ederken 7-8 yaşlarındaki abisi, kardeşinden erken davranıp çöpü aldı ve koşarak götürüp çöp sepetine attı. Baba, “Aferin” diyerek oğlunun başını okşadı. O esnada benden çok genç olsa da o babanın elini öpesim geldi, ancak o anda telefonla görüştüğümden bunu gerçekleştiremedim. Gıyabında da olsa, Cumhuriyet Caddesi’nde 1.Vakıf İş Hanı önünde gördüğüm o ana babanın ellerinden öpüyorum; Erzurum’a sahip çıktıkları için, Erzurum’a sahip çıkacak evlatlar yetiştirdikleri için.

Anladım ki ümitsizliğe gerek yok.

Sadece biraz dikkat ve gayret gerekiyor.

Ya çocuklarımızın daha temiz bir çevrede yaşamasını sağlayacağız ya da daha çok pislik içerisinde kalmalarına neden olacağız. Erzurum’un temiz olması bizim elimizde.

Temiz Erzurum için lütfen biraz dikkat Erzurumlu; çocuklarımız bizi örnek alıyor.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.