24 Kasım 2024
  • Erzurum9°C
  • İstanbul7°C
  • Ankara-1°C

SİYASET VE DEĞİŞİM

Vahdet Nafiz Aksu

08 Ekim 2017 Pazar 17:09

İktidar potansiyeli bulunan siyasi partilerin karakteristik zaaflarından biri, uzun iktidar dönemlerinin ardından doğal olarak ortaya çıkan ‘metal yorgunluğa’ zamanında neşter vuramamalarıdır. 
*
Sayın Cumhurbaşkanımız, çok dikkatli bir tahlil ve analiz sürecinden sonra partisindeki zaafı gördü ve dedi ki : “Bu yılsonuna kadar il teşkilatlarımız, ilçe teşkilatlarımız, belde teşkilatlarımızın tamamını güncelleyeceğiz. Yeniden gözden geçireceğiz; çünkü ortada bir metal yorgunluğu var. Bunu aşmamız lazım. Onun için de çok daha dinamik ekiplerle inşallah 2019'a hazırlanmamız gerekiyor'
*
Seçim kazanma şampiyonu AK Parti, 16 yıllık genç ömrünün en kritik yarışına hazırlanıyor. 2019 Cumhurbaşkanlığı seçimleri, hiç kuşkusuz bu siyasi hareketin bir nevi kader seçimi olacak. Bir nevi büyük bir siyasi sefer. Zaferle sonuçlanması için sefere iyi hazırlanılması gerekiyor. İşte Sayın Erdoğan’ın yapmak istediği bu. Çok açık görüyor ki, yığınakta yapılacak hataların telafisi yok ve zaaflar tamir edilmeden çıkılacak seferlerin neticesi siyasi bozgun olabilir.
*
Sözün kısası, Sayın Cumhurbaşkanı isabetli bir yeniden yapılanma, yenilenme, yenileşme,değişim seferberliği başlatmış bulunuyor. Bunu tüm kadroların anlaması, anlayışla karşılaması, samimiyetle benimsemesi gerekiyor.
*
Program ve hedeflerini ihtiyaca göre güncelleyen siyaset önderleri gelecekte söz sahibi olabilirler ancak. Geleceğe yürüyen liderlerin yol arkadaşları dava bilincindeyseler hiç mesele yok, koltukları vücutlarıyla bütünleşenlerle yürünecek yol değildir engebeli, çetin siyaset yolu. 
*
ANAVAT Partisi bunu yapamamıştı. Aslında partinin, çok çalışmaktan bir hayli yorgun düşen ve bu yorgunluğa kalbi dayanmayan liderinden daha yorgundu parti tüzel şahsiyet olarak ve partinin tüm kadroları.
*
Liderin iradesiyle yenilenemedi, kendine çekidüzen veremedi. Kendine çekidüzen vermeyeni millet düzeltir sandıkta diyor ya Sayın Cumhurbaşkanı, tam da öyle oldu. Bırakın hesap sormayı, halk,  yenilenememe zaafını koca partiyi sandığa gömerek cezalandırdı.
*
Aynı akıbete Doğru Yol Partisi de uğradı. Yenileşmeyi Genel Başkan değiştirmek sandılar. Sisteme neşter vuramadılar, yeni bir komutan atayıp, eski/eskimiş kadrolarla yola devam ettiler. Sonuç hüsran oldu.
*
CHP yıllardır kabuğunu kıramıyor. Yol kazığını bir türlü geleceğe çakamıyor, hep arkaya bakıyor. Ne yeni vizyonlar ortaya koyuyor, ne pırıltılı yeni kadrolara fırsat tanıyor.
*
Kişiler, toplumlar gibi partiler de çok fazla geçmişe takılıp kalmamalı bence. Yani kökü elbette maziden gıda almalı, ama geleceğe yürümeli yeni bir medeniyet inşası iddiasındaki siyasi yapılar. Yeni vizyonlar ortaya koymalı liderler; “yeni vizyonlar minik fidanlar gibidir, büyümek için akıl, iman, sebat, yenilik besinine ihtiyaç duyarlar” anlayışını rehber ederek kendilerine.
*
Sayın Cumhurbaşkanının lideri olduğu, hatta liderden öte bir anlam ifade ettiği partisini yeni vizyon ve hedeflere taşıma kararlılığını ben çok yerinde ve anlamlı buluyorum.
*
Bunu, klasik bir tasfiye hareketi olarak görmek meseleye yanlış zaviyeden bakmak olur. Yapılmak istenen daha içsel, daha kapsamlı, daha derin bir şey.
*
Kertenkelenin, kendiliğinden uzuv koparma (autotomy), özelliğine benzer yenileşme çabaları kâfi değildir, büyük hedefleri olan ticari ve siyasi yapılara...
*
Yüksekten uçmaya alışmış siyasi yapıların yenilenmle çabaları; kartalların gagalarını, pençelerini ve tüylerini sökerek, yeniden doğması gibi, ömürlerini uzatma işlemine benzemelidir.
*
Sanırım hayati bir seçim öncesinde hayati bir yenilenme/yenileşme/yeniden yapılanma iradesini kararlılıkla ortaya koyan Sayın Cumhurbaşkanımız, bunu başarıp geleceğe yürümenin yol haritasını çizmek istiyor. İyi de ediyor! 
Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.