ÜÇ SU’YUN HİKÂYESİ

İsmi Su olan bir Kedi’nin yolu bir sabah erken saatlerde Antalya Devlet Su İşleri 13. Bölge Müdürlüğü’nün bahçesine düşer. Bahçeye giren Su asfalt yolda ilerlerken bahçenin sağ tarafında bir havuz, havuzun etrafında da Ördekleri görür.

--Merhaba efendim sabahı şerifleriniz hayır olsun. Diyerek Ördek ailesini selamlar.

Ördeklerden en iri ve sesi gür çıkan birisi merhaba efendim hoş geldiniz.

---Kedi Su; Hoş bulduk, efendim nasılsınız ne kadar da güzel bir mekânınız var. İsminiz nedir?

--Ördek Su; Benim ismim Su bu ailenin babasıyım. Aileme de Su ailesi derler, diye cevap verir.

--Kedi Su; Aaa ne tesadüf benim ismimde Su

--Ördek Su;  Öylemi efendim ne güzel çok sevindim.

--Kedi Su; Ördek Su kardeş dağlar, yaylalar ve ovalar dururken hayırdır, burada ne işiniz var.

Neden buradasınız?

--Ördek Su; Dedim ya ismim Su, ailemde Su ailesi, burasıda Devlet Su İşleri13. Bölge Müdürlüğü bu bahçe içerisinde gördüğün göreceğin insanların tamamı da Su için çalışan insanlar. Bunlar olmasa derelerin ıslahını, barajları, göletleri kim yapar?

İsmin Su olduğuna göre sende bilirsin.

Su demek; Bütün canlıların yaşam kaynağı, olmazsa olmazı kısacası hayat demektir. Burada ki çalışanlar bir taraftan insanları ve canlıları susuz bırakmamak için çabalarken, diğer taraftan son yıllarda çok büyük çaba sarf ederek artık bu ülkenin yanan üç ampulünün birinin elektrik kaynağını da Hes’ler yaparak üretmeye başladılar.

Benim burada ki görevime gelince;

Burada çalışan insanlar öğlen tatillerinde ve akşam mesai sonrası bizim bu havuzun yanına çay içmeye gelirler. Ben ve Su ailem bu insanların zihinlerini dinlendirmek, onların günlük yorgunluğunu gidermek için kanatlarımızı havuzdaki suya çarparak çeşitli sesler çıkarıp bu seslerimiz ile onları dinlendiririz. Bu sayede çalışanlar günün stresini atmış oluyor, ertesi gün Su için daha verimli çalışmaya başlıyorlar.

Bu işi başarabiliyorsak ne mutlu bizlere.

--Kedi Su; Valla ne söyleyeyim çok güzel ve faydalı bir göreviniz var. Helal olsun sizlere, tek kelime ile muhteşemsiniz. Keşke bana da bir görev verseler de bende Su için çalışanlara bir şeyler yapabilsem.

--Ördek Su: Olur, olur şu bahçeyi iyice gez dolaş mutlaka kendine Su için bir görev bulacaksındır.

--Kedi Su; Tamam Su kardeşler ben şöyle bir gezineyim. Buraları iyice bir tanıyayım Sonra Su için bende mutlaka bir görev üstlenirim. Der ve Ördek su ailesinin yanından ayrılır.

Bahçede ilerleyen Kedi Su,  Makine İkmal parkının oralarda gezinirken bir güvercin topluluğu görür.

Kedi Su’yu gören güvercinler uçuşurlar birisi uçmaz ve diklenerek.

--Hayırdır Kedi ne işin var buralarda?

--Kedi Su; Merhaba Güvercin kardeş beni görünce bütün güvercinler uçtu sen uçmadın hayırdır.

--Güvercin Su; Ben bu güvercin ailesinin babasıyım. İsmim Su. Ailemin ismi de Su. Bizimkiler kedilerden korkar, ondan uçtular. Bana gelince ben babayım babalık böyle bir duygu.

--Kedi Su; Öylemi efendim! Benim ismim de Su, söyle korkmasınlar benden. Su gibiyimdir. Eğer doğru işler yaparlarsa benden kimseye zarar gelmez.

--Güvercin Su: İyi o zaman dur şöyle yanınıza geleyim de biraz hasbihal edelim.

Kedi Su ve Güvercin Su hal hatır sohbetinden sonra;

--Kedi Su; Güvercin Su iyide sizin ne işiniz var burada? Antalya da bu kadar güzel bir doğa varken ne den buradasınız?

--Güvercin Su; Öyle valla çok güzel mekânlar var ama buradan güzelini göremedik. Çünkü burada çalışanlar Su için çabalıyor. Bütün canlıların ihtiyaçlarını karşılamaya yağan yağmurlar sonucu oluşan Sel felaketlerini önlemeye ve ülkemizdeki elektrik ihtiyacını karşılamaya gece gündüz demeden çalışıyorlar.

--Kedi Su; İyide bu bahçede daha güzel yerler varken siz neden bu araç gerecin bulunduğu mekândasınız.

--Güvercin Su; Bak şoför abiler burada bize güzel bir kafes yaptılar geceleri rahat ve güvenli bir uyku uyuyoruz. Ayrıca bizim her türlü ihtiyacımızda karşılanıyor.

--Kedi Su:Eee siz burada ne iş yapıyorsunuz?

--Güvercin Su; Madem sordun söyleyeyim, görevlerimiz çok o yüzden anlatacaklarım biraz uzun sabırlı ol ve dinle. Diyerek başlar;

Bizim görevimiz sabah 7 de başlar. Her bir araç için ben ailemden bir Su güvercin görevlendiririm.

Araç nereye giderse o Su Güvercin onun üzerinde uçarak takibini yapar.

Birimiz Manavgat NARAS Barajına giden aracın üzerinde,

Birimiz Gazipaşa GÖKÇELER Barajına giden aracın üzerinde,

Birimiz Doyran BOYALI Gölet’ine giden aracın üzerinde,

Birimiz Korkuteli ÇIĞLIK Gölet’ine giden aracın üzerinde,

Birimiz ASAR Gölet’ine giden aracın üzerinde,

Birimiz Elmalı ÖZDEMİRGölet’ine giden aracın üzerinde,

Birimiz Korkuteli MAMATLAR Gölet’ine giden aracın üzerinde,

Birimiz Konyaaltı KARADERE Gölet’ine giden aracın üzerinde,

Birimiz Serik AKBAŞ Gölet’ine giden aracın üzerinde,

Birimiz Aksu KARAÖZ ÇEPELİ Gölet’ine giden aracın üzerinde,

Birimiz Manavgat YEŞİLBAĞ Gölet’ine giden aracın üzerinde,

Birimiz Manavgat TOPSURLAR Gölet’ine giden aracın üzerinde,

Birimiz Korkuteli KARABAYIR Gölet’ine giden aracın üzerinde uçarak yolculuk yaparız.

Daha fazla sıkılma diye kısa tutuyorum. Ama şunu da bil saydıklarım kadar daha çok Su işlerimiz var.

Bunların dışında diğer aile fertlerini de Taşkın koruma yapılan derelere giden araçlara görevlendiriyorum.

--Kedi Su; İyi de siz araçlarla niye uçuyorsunuz?

--Güvercin Su; Bizim görevimiz araçların üzerinde uçarak onlara kaza, bela gelmesin diye Allah’a dua eder, yalvarırız.

Ayrıca gittiğimiz yerlerde yapılan Su işlerini her gün kontrol eder, İşlerin durumunu rapor ederiz.

Sonrada ben Güvercin Su Ailesinin babası olarak ay sonlarında bu raporları önce Bölge Müdürümüz Turkay ÖZGÜR’e sunuyorum.

Ardından Ankara’ya uçuyorum.

Su ailesinin Genel Müdürü Akif ÖZKALDI’ya ve Orman ve Su İşleri Bakanımız Prof. Dr. Veysel EROĞLU’na işlerle ilgili raporlar veriyorum.

Yani benim işim biraz ağır ve sorumluluk gerektiriyor. O yüzden denetimlerimizi sıkı yapmak için Güvercin Su ailemle Sayın Başbakanımızın dediği gibi her sabah ‘’Durmak yok çalışmaya, devam’’ sloganları atarak uçmaya başlıyoruz.

--Kedi Su; Valla Güvercin Su kardeş ne söylenir ki helal olsun size bu kadar Barajı, Gölet’i, Taşkın korumayı ve Hes’leri kontrol ediyorsunuz. Antalya Devlet Su işleri 13. Bölge Müdürlüğü de Maşallah çok büyük işler yapıyormuş. Ben çok şey kaçırmışım.

Sen bu kadar anlattın yoruldun bende senin yorgunluğunu almak için üstat Necip Fazıl Kısakürek’in Su şiirinden azıcık okuyayım.

Kâinatta ne varsa, suda yaşadı önce;

Üstümüzde su geçer, doğunca ve ölünce.

Su duadır, yakarış, ayna, berraklık, saffet;

Onu,  madeni gökte altınlar gibi sarf et!

--Güvercin Su; Kedi Su ağzına sağlık Su gibi aziz ol. Bundan sonra sende buradasın artık Su için daha çok çalışalım.

--Kedi Su;  Valla öyle artık bende bu Su işleri bahçesinden hiç ayrılmayacağım.

Kendime de bir iş buldum.

Şu Bölge binasının etrafında gezeceğim. Şu yaramaz fareler içeri girmesin, bu bahçeye zarar vermesinler diye.

Artık benimde Su için çalışanlara biraz yararım olsun.

Bu güne kadar hep boş dolaştım. Bari kalan ömrümü insanlara hizmet ederek geçireyim.

--Güvercin Su; Ailesinin sevgisini kazanan Kedi Su; Oradan ayrılır.

 Ama zaman zaman Kedi Su, Güvercin Su ve Ördek Su ve aileleri ile birlikte bir araya gelerek Su gibi sohbetler ederler.

Ve hep beraber bir ağızdan bütün canlılara seslenirler.

‘’Su gibi güçlü ve nazik olun. Doğal yolunu izleyecek kadar nazik, yükselip dünyayı yeniden şekillendirecek kadar güçlü olun.’’ (BrendaPeterson)

Umuyorum ki bu hikâyeyi okuyan her insan hayatımızın olmazsa olmazı olan Su’yun önemini daha iyi idrak eder ve Su kullanımında daha dikkatli olur.

Hikâyemizin kahramanlarının her gün yaşam alanlarından ve hayatlarından memnun olduklarını görmek beni de onları sevenleri de daha çok mutlu ediyor.