ÜÇÜNCÜ ERZURUM GÜNLERİNDE BULUŞALIM!
Vahdet Nafiz Aksu
Üçüncüsü Ankara’da gerçekleştirilecek olan ‘Erzurum Günleri’ için hazırlık çalışmaları yoğun bir şekilde devam ediyor. Erzurum’un kalbi üç gün süreyle Başkentte atacak, ne güzel…11-14 Eylül tarihleri arasında Ankara Atatürk Kültür Merkezinde Erzurum tanıtılacak, Erzurumlular bir araya gelecek, ne hoş…
Böyle bir tablo üç yıl öncesine kadar hayaldi. Ankara billboardlarında diğer şehirlerin tanıtım günlerine ilişkin ilanları okudukça tatlı bir kıskançlığa kapılıp ‘Biz niye böyle etkinlikler yapmıyoruz, zengin kültür birikimimizi milyonlara ulaştırmıyor, tüm ülke çapında şöhret bulmuş mutfağımızın leziz ürünlerini misafirlere sunmuyoruz” diye ahlanıp vahlanıyorduk!
Nitekim bu özlemimizi defalarca dile getirmiş, 2010 yılında ENER önerisi olarak kamuoyu ile paylaşmıştık. O kapsamlı raporda altını özellikle çizdiğimiz bir nokta vardı. Erzurum günleri, mümkün olduğunca birleştirici, kapsayıcı olmalıydı. Taşın altına tüm Erzurum dernek ve vakıfları elini sokmalıydı. Hemşehrilik enerjisi güçlü bir sinerjiye dönüştürülmeliydi.
Erzurum günlerinin ilkinde bu birliktelik çeşitli nedenlerle sağlanamadı. Erzurum Vakfı ve ESAV ilk organizasyonda yer almadı. Sanırım kendilerince haklı gerekçeleri vardı. Ankara Erzurum Dernekleri Federasyonu bir ilke imza attı, Erzurum Günlerini başlattı, ilk iki organizasyonu tek başına gerçekleştirdi. Bu güzel etkinlikleri elimizden geldiğince desteklemeye gayret ettik. Ancak içimizde bir ukde vardı. Gönlümüz, bu tür organizasyonlarda tecrübeli, k, binlerce Erzurumluyu bir araya getirerek organizasyon gücünü kanıtlamış ESAV ile Erzurum’un en eski ve köklü Vakfı olan Erzurum Vakfının da bu işin içinde yer almasını arzu ediyordu.
Nihayet bu yıl bu üç önemli teşekkül birlikte hareket etme kararı aldılar. Üçüncü Erzurum Günlerini birlikte tertiplediler. İspir Vakfımızı da aralarına aldılar. Derneklerimiz ve şehir yönetimi örnek bir işbirliği sergileyerek, geleceğe yönelik umutlarımızı artırdılar… Bu örnek gönül ve eylem birliğini alkışlıyoruz. Olması gereken buydu, nihayet oldu. Mesele Erzurum’un tanıtılması ise gerisi teferruat değil mi?
Tüm Erzurumlulara bu etkinlikte görev düşüyor. Her dadaş kendisini bu faaliyetin fahri görevlisi olarak görmeli… Kendisine görev verilmese bile ‘durumdan vazife çıkarıp’ bir şeyler yapmalı…
Hiçbir şey yapamasak internet ortamında etkinliği duyurabiliriz. Eşimizi dostumuzu haberdar edebiliriz. Arkadaşımızı, komşumuzu alıp etkinlik alanına götürebiliriz.
Erzurum günlerini büyük, hareketli, coşkulu bir şölen haline getirebiliriz. Birlik ve beraberliği sağlayıp, kardeşliğimizi pekiştirebiliriz. Başkentteki sinerji dalga dalga tüm yurt sathına yayabiliriz.
Bu güzel etkinlikleri vesile kılarak ‘Suskun Erzurum’ görüntüsüne artık bir son verelim. Üzerimizdeki ölü toprağını silkeleyip atalım. Dadaşlık aksiyon demek, hareket demek, başarmak demek… Böyle olduğunu ispat edelim, başkentten tüm dünyaya gücümüzü, kudretimizi, birlik ve beraberliğimizi bir kere daha ilan edelim, ispat edelim…
İnanıyorum ki, ÜÇÜNCÜ ERZURUM GÜNLERİ dadaşların silkinişi açısından bir dönüm noktası olacak. Başta bu etkinliği tertipleyen dernekler olmak üzere katkı veren yerel yöneticilere, Sayın Milletvekili ve Bakanlarımıza şükranlarımı iletiyorum.
ERZURUM'UN KAMPÜS HAYALİ GERÇEK OLDU
Milli Eğitim Bakanlığının özellikle büyükşehirlerde hayata geçirmeyi kararlaştırdığı bir proje var: Eğitim Kampüsleri… Ülke çapında hayata geçirilme aşamasına gelen projenin ilk uygulanacağı illerden birisi, çok şükür Erzurum olacak.
Erzurum'a orta öğretim kampüsünün kurulacağını yaptığı yazılı açıklamayla müjdeleyen Erzurum Milletvekili Dr. Cengiz Yavilioğlu, TEDAŞ'a ait arsanın milli eğitime tahsis edildiğini bildirdi. Yavilioğlu, arsa hariç, 40 milyon TL harcanacak olan eğitim kampüsünün Fen Lisesi, Anadolu Lisesi, Endüstri Meslek Lisesi, öğrenci pansiyorları, spor salonu ve atölyelerden oluşacağını söyledi.
Erzurum’un Eğitim Merkezi haline getirilmesi şehrin ortak amacı. Bunun için yıllardır hayaller kurduk, çalışmalar yaptık. Kimimiz projeler hazırladı, kimimiz nutuklar attı. Anlayacağınız bu konu hep gündemde oldu.
Konuyu yıllar önce ilk gündeme getiren, şehrimizin önemli sivil toplum kuruluşlarından DOSİAD olmuştu. Erzurum için büyük hayalleri ve önemli çalışmaları bulunan Sayın İbrahim Aydemir’den bu konuyu ilk işittiğimizde biz de heyecanlanmıştık. Kendisine ve projeyi kuvveden fiile taşıyan Sayın Yavilioğlu’na müteşekkiriz.
‘Beyanat kalkınmacılığının’ dayanılmaz cazibesine kapılarak bol bol vaatte bulunan siyaset adamlarımız artık topluma heyecan vermiyor. Ener’in temel ilkeleri arısında yer alan ‘Az laf, çok iş’ hepimizin şiarı olmalı!
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Erzurum Olay
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.