VNA ERZURUM OLAY İÇİN YAZDI...
29 Ekim 2012 Pazartesi 20:00
MİLLETİN BÜYÜK BAYRAMI
84. yıl için bir yazı yazmıştım.
89.yıl için tekrar yayımlasam bilmem makbule geçer mi?
***
Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana 84 yıl geçti. İnsan hayatı için uzun, devlet hayatı için kısa bir süre. Geçen zaman içinde acı tatlı birçok tecrübemiz oldu. Bu süre içerisinde "çağdaş uygarlık" hedefine ulaşma yolunda ağır aksak da olsa yürüyüşümüz devam etti.
Geçen 84 yıl içinde aldığımız mesafe önemlidir. Belki daha iyisi de olabilirdi. Ancak büyük bir imparatorluğun küllerinden genç bir cumhuriyet vücuda getirmek o kadar kolay mı? Toplu iğne yapamaz haldeki bir fakru zaruretten bugünlere gelebilmek küçümsenecek başarı mıdır?
Türkiye Cumhuriyetinin ebediyet yolculuğundaki kararlı ve onurlu yürüyüşü devam edecektir. Bu yola döşenen bölücülük gibi mayınların gürültü patırtısı inanın sinek vızıltısı hükmündedir.
Elbette dikkate alınmalıdır/alınmaktadır, gerekli tedbirler düşünülecektir. İç ve dış düşmanların, hainlerin çabaları amacına ulaşamayacaktır.
Devletimizi tehdit eden bölücülük belasını, cumhuriyetin harcına birlikte al kanlar kattığımız kürt kardeşlerimizle el ele vererek bertaraf edeceğiz.
Bizi ayırmaya çalışanlara susturucu tokadı el ele vuracağız. Bundan zerre kadar kuşku duymuyorum.
Cumhuriyet Bayramımız vesilesiyle bizi millet yapan değerler üzerinde tekrar düşünelim. İnancımızı sağlam tutup, milli imanımızı tazeleyelim. Bürokratik cumhuriyetten, demokratik cumhuriyete geçiş sürecimizi hızla tamamlayalım.
Her milli bayram, hepimiz için aynı zamanda bir sorgulama, muhasebe vesilesi olmalıdır.
Bu sorgulama ve iç muhasebe sevinç ve gururumuza gölge düşürmeden yapılmalı, daha iyiye gidişin dinamik gücü olarak algılanmalı. Hatalardan ders çıkarılmalı.
Gözünü geleceğin ufuklarına dikmiş millet evlatları "hamaset ve cehaletin" dolduruşuna gelmeden, olup biteni daha iyi kavramanın arayışı içinde olmalı.
Cumhuriyet nesilleri, dünyanın gelişim ve dönüşüm sürecini iyi okumalı, sürekli ilerlemenin, gelişmenin çabası içinde olmalı.
Her yedi-sekiz kişiye bir bilgisayar düşen bir dünyada yaşıyoruz.
Son verilere göre 500 milyardan fazla bilgisayar çipi piyasada dolaşıyor.
Bir ünlü bilgisayar firması tek bir çipin içine trilyonlarca "molekül büyüklüğünde" transistor yerleştirmeyi başardı.
Japonlar daha 2002 yılında saniyede 4 trilyon hesap yapabilen bilgisayar geliştirdiler, bilim adamları bu on yılın sonunda bilgisayarların saniyede bir trilyar matematik işlemi yapabileceğini tahmin ediyorlar.
Kosta Rika, İzlanda ve Mısır yazılım ihracatı yapıyor. Vietnam, beş yıl içinde yazılım satışlarının 500 milyon doları geçmesini bekliyor.
Astronomlar, "kara delikleri inceliyor"
Anti-maddeyi inceleyen bilim adamları anti-hidrojeni ortaya çıkarıyor.
Dünya üniversiteleri iletken polimerler, bileşik maddeler, mikro-sıvılar, klonlama, supramolaküller, hafıza araştırmaları, biyoteknoloji, nano teknoloji üzerinde konuşuyor.
Bizim üniversitelerimiz “milimetrik kamusal alan" hesaplamalarında uzmanlaşıyor!
Hani, Osmanlı uleması kavuk sallayıp, cübbe teşhiriyle gününü gün ediyordu ya...Maalesef Cumhuriyetin bazı bilim adamları da aynı kafada...Unvan ve salatanat şatafatından 'bilim üretimine' bir türlü terfi edemiyorlar!
Ama bu da geçici, arızi bir durumdur.
Türkiye’nin “entelektüel kaos” hali sürekli olmayacaktır.
Kendi değerlerine yabancı, milli hassasiyet fukarası fosil aydın tipinin de zevali yakındır.
Türk aydınınınsoysuzluk çalkalanmaları sürecinden, “kendini bulma” aşamasına sıçraması 21.yüzyılda 'türkiye rönansının' besmelesi olacaktır.
O zaman Cumhuriyet Bayramlarını daha içten, daha derinden kutlayacağız.
VAHDET NAFİZ AKSU
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Erzurum Olay
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.