ZENGİN OLMA ARZUSU

Ah bir zengin olsam!

Bir dönemin bu ünlü şarkısını"Damdaki Kemancı" adlı müzikalden ve Devlet Tiyatrosu sanatçılarından rahmetli Cüneyt Gökçerin sesinden de hatırlayanlarınız olabilir. Şarkı, moda olduğu döneminde zengin olmak isteyenler, zenginlik üstüne hayal kuranlar, zenginlikle dalga geçenler ya da zenginlik adına sohbet yapanlar için bayağı eğlenceli bir malzeme oluşturmuştu.

Rahmetli şarkıcı Tanju Okan'ın 1980 lerde çok tutulan ve aynı adlı 45 lik bir plağının da, o yıllarda yine çok ilgi çektiğini hatırlıyoruz. Zenginlik hayatın içinde herkes için elbette temel bir hedefin renkli hayali olabilir. Bugünki gibi doları bahane ederek fiyatları çok faiş Tutarak zengin olmak isteyenler gibi.

Aslında şu dünyada sanırım herkes zengin olmak, refah içinde sevdikleriyle mutlu yaşamak, hayal ettiği tüm şeyleri elde etmek ister. Bu eğilim çok doğal ve çok insanı bir şeydir. Ne varki herkesin zengin olduğu da pek görülmüş bir şey değildir. Zengin arabasını dağdan aşırır, fakir düz ovada yolunu şaşırır Atasözümüz de, bu konunun şakaya gelmeyen ciddi bir yarış olduğunu kanıtlar. Ancak hemen hatırlatalım.Özellikle ülkemizde zenginliğe kestirmeden ulaşmanın en bedava yolu talih oyunları, at yarışları konumuzun tamamen dışındadır.

Zenginliğin ilk eşiği bir işe bilinçli olarak yatırım yapmak, mesleğinde istihdam yaratmak, riski göz ardı etmeksizin çalışma ve sonrasındada gerektiğinde gece gündüz ve yine çok çalışmaktır. Doğru ve marka yatırımlar yapmak, para kazanma ilkelerini geliştirmek, kar ve zarar hesaplarını gözetmek ve sizin para için değil paranın sizin için çalışmasını sağlamak gibi akılcı yöntemleri edinmek; zenginliğe giden yolda bir mesafe kat etmek için ölçü olabilir. 
Bu ilkeleri gözeterek ve bir amaç doğrultusunda emek vererek zaman içinde işinizde para kazanabilir. Kazandıklarınızın erimesini değil, giderek artmasını sağlayabilirseniz zaten zengin de olabilirsiniz. Bu konuda sırt üstü yatıp habire zengin olmayı düşünmek değil, zengin olmayı hedefleyerek onu başarmaktan geçiyor. Çünkü zenginliğin hayallerine oturarak değil; ilk önce adım atarak , sonra yürüyerek, sonra koşarak, sonra uçarak, sonra zıplayarak, sonra yorularak ve hiç düşmeden, düşüncede tekrar ayağa kalkıp ve hiç soluklanmadan aynı tutku, tempo, inanç ve azimle yol alarak ulaşabiliyor.

Ancak Madalyonun bir yüzü daha var ;Kimilerine göre zenginlik görece bir şeydir ve gönlün ve ruhun zengin olması da aynı yargıya girebilir. Paranın ne önemi var benim gönlüm zengin kardeşim, Yada para herşeyi çözmez, ruhun ve kalbin zenginliği bu dünya için yeterlidir.

Ünlü düşünür ve felsefeci Eflatun'a sormuşlar; İnsanoğlunun kısa özeti nedir.
Yanıtı şöyle olmuş:
İnsanlar çocukken sıkılırlar, büyümek için acale ederler. Ne varki sonra çocuklarını özlerler. Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler. Ama sağlıklarını geri almak için de para öderler. Yarınlarından endişe ederken bu günü unuturlar. Sonuçta ne bugünü, nede yarını yaşarlar. Hiç ölmeyecek gibi yaşarlar, ancak hiç yaşamamış gibi ölürler.

 
KANUNU SULTAN SÜLEYMANIN Dediği gibi "Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi "sözü de yazımızın bittiği noktada asıl zenginliği tarif etmiyor mu sizce.

KALIN SAĞLICAKLA